Amaç: Periferik kan lenfositlerinde mikronükleus (MN) oluşumu kanser gelişme riski için bir biyobelirteç olarak kullanılabilir. Bu çalışmada böbrek nakli hastalarında periferik lenfositlerde MN oluşumu ile malignite gelişimi arasındaki ilişkiyi değerlendirmeyi amaçladık.
Hastalar ve Yöntem: Bu çalışmaya böbrek nakli sonrası malignite gelişen 10 böbrek nakli hastası alındı. Yaş ve cinsiyet uyumlu böbrek nakil sonrası malignite gelişmeyen 15 böbrek nakli hastası böbrek nakli kontrol grubu olarak çalışmaya dahil edildi. Ayrıca yaş ve cinsiyet uyumlu 12 sağlıklı gönüllü de sağlıklı kontrol grubu olarak çalışmaya dahil edildi. MN analizi sitokinez blok MN analizi ile yapıldı.
Bulgular: Mononükleer hücrelerde MN sayısı malignitesi olan veya olmayan böbrek nakli hastalarında sağlıklı gönüllülerden anlamlı olarak daha yüksekti [sırasıyla 7.5 (2.0-11.0), 5.0 (0-12.0) ve 1.0 (0-9.0), p<0.001]. Benzer olarak binükleer hücrelerdeki MN sayısı malignitesi olan veya olmayan böbrek nakli hastalarında sağlıklı gönüllülerden anlamlı olarak daha yüksekti [sırasıyla 54.0 (8.0-199.0), 32.0 (0-182.0) ve 10.0 (2.00-29.00), p<0.001]. Aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı olmamasına rağmen, hem mononükleer hücrelerde hem de binükleer hücrelerdeki MN sayısı malignitesi olan böbrek nakli hastalarında malignitesi olmayan böbrek nakli hastalarından daha yüksek saptandı.
Sonuç: Binükleer ve mononükleer hücrelerdeki artmış MN sayısı böbrek naklinden sonra malignite gelişimi için umut vaat eden bir biyobelirteç olabilir.
Böbrek Nakli Mikronükleus Malignite Sitogenetik Hasar Sitokinez Blok Mikronükleus Analizi
Çalışmamız için herhangi bir hibe veya başka bir destek kaynağı almadık.
Çalışmamız için herhangi bir hibe veya başka bir destek kaynağı almadık.
Objective: The micronucleus (MN) formation in the peripheral blood lymphocytes can be usable as a biomarker for the risk of cancer development. In this study, we aimed to evaluate the relationship between the MN formation in peripheral lymphocytes and the development of malignancy in renal transplant patients.
Materials and Methods: Ten renal transplant patients with post-transplant malignancy were included in the study. The control group with renal transplantation consisted of 15 age and sex matched renal transplant patients without post-transplant malignancy. The healthy control group consisted of 12 individuals who had similar age and sex ratios as the other two groups. The cytokinesis-block micronucleus (CBMN) assay was used for MN analysis.
Results: The number of MN in mononuclear cells was significantly higher in renal transplant patients with or without malignancy than in healthy controls [7.5 (2.0-11.0), 5.0 (0-12.0), and 1.0 (0-9.0), respectively, p<0.001]. Similarly, the number of MN in binuclear cells was significantly higher in renal transplant patients with or without malignancy than in healthy controls [54.0 (8.0-199.0), 32.0 (0-182.0), and 10.0 (2.00-29.00), respectively, p<0.001]. Although the difference was not statistically significant, the number of MN both in mononuclear cells and in binuclear cells was higher in renal transplant patients with malignancy than renal transplant patients without malignancy.
Conclusion: Increase in the number of MN in mononuclear and binuclear cells may be a promising biomarker for malignancy development after renal transplantation.
Renal Transplantation Micronucleus Malignancy Cytogenetic Damage Cytokinesis-Block Micronucleus Assay
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Organ Nakli |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Nisan 2022 |
Gönderilme Tarihi | 19 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 1 |
e-ISSN: 2791-9935